Soru-Cevap
tepkisel bağlanma bozukluğu
32 aylık oğlum,tepkisel bağlanma bozukluğu teşhisiyle 19 aylıktan itibaren özel eğitim alıyor.henüz anlamlı hiç kelimesi yok,daha önce hiç saplantılı bir davranışı yoktu ama son zamanlarda ürün etiketlerini kazımak,ambalajları yırtmak gibi bıkıp usanmadığı bir alışkanlık edindi.Bunu nasıl engelleyebilirim,önerilerinizi bekliyorum.teşekkürler
Tepkisel bağlanma bozukluğu, özellikle otizmle sıkça karıştırılan bir rahatsızlık olarak son yıllarda karşımıza çıkmaktadır.
DSM IV ölçeği ile teşhis edilen otizmden ayrıldığı nokta tedaviye çok net cevap vermesi ve hemen hemen hiçbir otistik belirti kalmadan iyleşmesidir.
Son günlerde tedavi edilen otistiklerden kasıt da Tepkisel Bağlanma Bozukluğu gösteren çocuklardır.
Tepkisel Bağlanma Bozukluğunu Ortaya Çıkartan Unsurlar Nelerdir?
Çocuk doğduğu andan itibaren içsel uyaranlarla tepkiseldir , karnı acıkınca ve altı ıslanınca ağlar, dış uyaranlara hemen hemen hiç tepki vermez,(Bebeklik otizmi) zamanla özellikle ihtiyaçları giderilirken kurulan ilişki, çocuğa yönelik konuşmalar, ihtiyaç gidermeye yönelik olmayan dokunuşlar, ihtyaçları gideren kişinin mimikleri çocuğun sosyalleşme , ilişki kurma becerisini kazanmasını sağlar. Eğer çocuğun ihtiyaçları mekanik olarak giderilmekte ise çocukta bu becerilerin gelişmesi sözkonusu olmayabilmektedir. Aslında tepkisel bağlanma bozukluğu bu aşamada gerçekleşmektedir.
"Tepkisel Bağlanma Bozukluğu" : Mekanik olarak giderilen ve bunun dışında ilişki kurulmaması sonucu primer sosyal-duygusal gelişim alanında görülen gelişim geriliği şeklinde tanımlanabilinir.
Tepkisel Bağlanma Bozukluğu yaşayan çocuk DSM IV ölçeğine göre tipik otistik davranışlar sergileyen bir durum ortaya koyar. Bu dönemde otizm teşhisi konmadan çocuğun otistik belirtilerle takibi en doğru olan davranış biçimidir.
Tedavi
Genellilkle 18-24 aylarda konulan teşhis sonucunda tedavi mümkün olmaktadır .Gecikmis teşhisle rahatsızlığın tipik otizmden hiçbir farkı kalmamaktadır. Tedaviye hızlı cevap vermesi Tepkisel Bağlanma Bozukluğunun en tipik özelliğidir. İlaçla tedavisi sözkonusu değildir. Teşhis konulduğu ana kadar yapılan ilişki yanlışlarının ortadan kaldırılması aile ile çocuğun ilişkilerinin yeniden düzenlenmesi ve gelişiminin uzmanlarca takibi, ilişki kurma becerisini artırıcı özel eğitim çalışmaları ile çocukta hızlı gelişmeler görüle bilmektedeir. Günümüzde başka ayırıcı tanısı olmaması nedeniyle ancak tedaviye cevap verme neticesinde tepkisel bağlanma bozukluğu ile otizim bir birinden ayırt edile bilmektedir.
Sayın Ayan
Oğlunuz 19 aydır eğitim aldığına göre 13 aylıkken ona tepkisel bağlanma bozukluğu teşhisi kondu .Yani oğlunuz bir yaş bir aylıkmış.Seperasyon enksietesi bozukluğu ile ilgili şöyle bir paragraf açalım"
Onsekiz ay öncesinde başlayan bozuklukta ,evden ya da evdeki kişilerden ayrılma ya da bunu bekleme durumunda hissedilen yoğun bir kaygı vardır.Çocuğun normal gelişiminde genellikle bir yaş civarında görülen bu durum,azalarak 4-5 yaşa dek sürebilmektedir çocuk bu yaş dönemini geçmesine karşın ayrılığa bir yaşındaki kadar tepki gösteriyorsa ya da daha önce bu korkuları atlatmışken,tekrar ayrılık kaygıları başlamışsa ,bu rahatsızlık akla gelir Teşhis için belirtilerin en az bir ay süre ile mevcut olması gereklidir.
Çocuklarda sosyal sorunlara ,eğitim döneminde ulaşılabilecek düzeylere ulaşamama,gelişimsel olarak sağlanması gereken otonomi,tek başına kararlarını verip uygulayabilme durumuna ve becerilere sahip olmama sonucunda sosyal beceri isteksizlikleri ve gerilikleri ortaya çıkmaktadır.
Ayrılık kaygısı 18-30 aylık çocuklarda normal olarak görülebilen bir duygudur.Bu durum bulunduğu yerden farklı bir yerleşim yerine götürülen kişilerde (hastahane yatılı okul.askerlik,göç ve iltica durumlarında) normal olarak yaşanabilir.Ayrılık kaygısı ,uyku bozuklukları ya da okuldan kaçma gibi durumlarda kendini gösterebilmektedir.
Bu bozukluğu olan çocuklar ,ailelerini kaygılarına karşı güven sağlayıcı ya da koruyucu olarak görmektedirler.
Kişiler kafalarında ailelerinin ölümlerinin korkuları ile yaşamaktadırlar..Bu nedenle ebeveynlerinden ayrılamamakta kabuslar görmekte ,okula devam edememekte okula gideceği günlerde başağrıları ya da karın ağrıları gibi başka vucutsal belirtiler göstermekte ve tek başına kalmak istememektedirler."
Soruyu yanıtlarken:
- Doğrudan soruyu yanıtlayınız, veya soruya verilen diğer yanıtları geliştirecek şekilde yanıt veriniz
- Yanıtınızda hakaret, küfür veya kanunlara uygun olmayan paylaşımlar bulunmamalıdır. Buna uygun hareket etmeyen üyelerimizin üyelikleri durdurulacaktır
- Özel Eğitim
- Özel Öğrenme Güçlüğü (Disleksi,Discalculi,Disgrafi ,Sözel Olmayan Özel Öğrenme Güçlüğü ..)
- Doğuştan Gelen Konuşma Bozukluğu
- Garip Bir Konuşma Bozukluğu
- Kireçlenme,Şekil Bozukluğu, Sinir Zedelenmesi
- Hastanede Çalışan Çocuk Gelişimci Neler Yapıyor?
- Tamamiyle Artikülasyon Bozukluğu Mu?
- Evde Eğitim
- Atipik Yaygın Gelişim Bozukluğu ve Bağımlılık
- Konuşma/Telaffuz Bozukluğu