Soru-Cevap

Merhabalar,

Özgül öğrenme güçlüğü. Bunu daha önce duymuş ama üstünde durmamıştım. sitenizden gelen makaleden sonra aklım karıştı. Belirtileri sınıfımdaki birkaç öğrenciye tıpa tıp uyuyordu. İyide bu özgül öğrenme güçlüğü çeken öğrencilere nasıl okuma yazma öğreteceğim?

Bir öğrencim küçükten beri astım tedavisi görüyormuş.Birinci sınıfta ikinci yılı ama okuma yazmayı sökemedi. Acaba bu tip hastalıklar özgül öğrenme güçlüğü yaratır mı? Renklerin adını bile öğrenemedi.Bırakın okuma yazmayı.

Saygılarımla.

onların diplomalarının kesinlikle hiç bir geçerlilği yok çünkü ftr konusunda AB ülkeleri dısındaki okullara denklik verilmiyor

sanırım bildiğim kadarıyla bizler yabancı bir ülkenin sınırları içerisinde çalışmak istediğimizde onların denklik sınavlarına tabi tutuluyoruz ve bu da hiç öyle kolay birsey gibi görunmuyor belli bir süre stajerlik gibi sartlar isteniyor .. aceba bu arkadaslar bizim ülkemizde bu gibi durumlarla karsılasmış MI? diplomaları geçerli sayılıyor MU?

öncelikle çocuğun eğitsel ve tıbbi tanılanması ayrıntılı bir şekilde yapıldıktan sonra  öğretim aşamasına gegilmelidir.

Etik davranış hemen başlamıyor.Net kullanmaya ilk başlıyanların önceleri saldırgan bir tavrı olur sözgelimi,bu normaldir.Kentsel kesimde halkın zaten eğitimsiz olduğu durumlarda yanlış uygulamaların  olasılığı vardır.Zamanla hasta aldatmanın hangi durumlarda kimler tarafından nasıl gerçekleştiğini herkes kavrayacaktır, önemli olan susmadan açıklamak yanlışlara karşı direnmektir.Enseyi karartmayın,insani konularda gelişmiş bir toplum olduğumuzu unutmayalım .

saygılar

 

sayın mutlu

Bir zamanların kız muallim mekteplerinden mezun olanlar okuma yazma tekniklerinde çok iyiydiler.Çünkü batı pedagojisi en bilimsel haliyle hem de Joh Dewey gibi önemli planlayıcı pedagogların katkılarıyla ülkemizde uygulanıyordu.

Aslında okuma yazma programlarında deneyimli ilkokul öğretmenlerinin çoğunun benzeri teknikler kullandığı görülür.Eminim siz de kullanıyorsunuz

tekrarlı cümleler(ritmi oturtmak için):

Öğrenme güçlükleri hiperaktiveteyle birlikte vardır bir çok öğrenme bozukluğunda ritm dengesizlikleri vardır.Güzel güzel dersini çalış gel gel gel benim güzel köpeğim gibi ritm çalışmaları.

Müzik derslerinde ritm temelli çalışmalar:

basit bir ritmi sınıfça yaptırark kombine çalışmalar

görsel algıda çoktan seçmeli sorular kullarak öğrenme güçlüğü olanların kendilerine ifade etmelerine fırsat vermek.

Öğrenme güçlüğünün hangi boyutlarda oduğunu saptamak soldan sağa ,yukarıdan aşağı ,ayna tipi gibi

yazma güçlüğü olanları belirlemek.

belirledikten sonra sınıfta diğer benzer güçlüğün yoğunluğuna göre türleri sınıfca yapmak .

Öğrenme güçlüğü çalışmalarında konuşma ritmini ve ağızdaki pisiko motor gelişimi artırıcı tekerlemeler yazmak ve söylemek gibi

 

at, ta uzaktan gelmiş us lu atmış su içimiş gibi okuma yazma çalışmalarını uygulamak

beden eğitimi çalışmalarında kültür fizik çalışmalarına önem vermek ve mümkünse günlük beşer dakikalık kültür fizik yapmak.

 

tabii şimdi bu çalışmalar yapılabilir ama gerçekten bir rehber danışmana gereksinim var,benim tavsiyelerim okuldan çok uzakta oranın koşullarını bilmeden yapılmış örneklerden ibaret.

Yani mutlaka orada çalışma yapılması sonuçların değerlendirilmesi sonucunda bir plan uygulamak gerekiyor.Okulun rehber danışmanı yetersiz kalıyorsa ki kalabilir, bu ayıp değil,öğreten insanlar aynı zamanda hep öğrencidir, yardım alarak o da sorunun üstesinden gelebilir.Yani başta söylediğim gibi sizin sınıfınızda pedagojik bir danışmanın çalışma yapması gerekiyor böylece zorluğu başarının keyfi ile aşabilirsiniz.

Astım tedavisi görmüş öğrencinin başından başka bir tatsızlığın geçtiği düşünülebilir elbet ama renk algısında dikkat etmek gerekir

aslında tüm sınıflarda şimdi yapılacak bir çalışma ile gerek renk körlükleri gerekse algı bozuklarının taranmasının bitmiş olması gerekir çünkü herkes artık basit sözcüklerle yazı ve rakkamlar kullarak ölçülebilecek bir aşamaya geldi.Tabii bu da rehberlik servisinin rutin işidir.

yine de öğrenme güçlüğünün dışında öğrenme engeli diyebileceğimiz diğer etkenler de varsa eğitim felsefenizi ve amaçlarınızı da sorgulayabilmek mümkün.

Eğitimden hoşlanmanız titizlenmeniz yanısıra yorulmanız çok doğal .Size elimden gelen desteği yapabilirim hangi ildesiniz neredesiniz onu bile bilmiyorum. Bulunduğunuz yerdeki yardım olanaklarını bilmemiz için yaşadığınız yeri bilmemiz gerekiyor.

Yalnız özür dileyerek şunu da eklemek istiyorum",renklerin adını bile öğrenemedi bırakın okuma yazmayı " cümlesi beni rahatsız etti.İyi niyetle yorgunluğunuzu anlatıyorsunuz aslında,elinizden geleni yaptığnızı ancak başarı olmadığını söylüyürsunuz.Eğitim tanrı zenattı demişlerdir.Öğrencilerimizi değerlendirmemiz çok önemlidir,herkes bir kıymettir ve tüm öğrenci sorunları bir yana bazen öğretmenin aceleciliği ve mükemmelciliği de hatalara neden olabilir.

Sorunlu ögrencilere sizin gösterdiğiniz tavır en başta eğitimin kendisidir.Diğer öğrencilerinize insanlara yardım etmeyi ,insanları olduğu gibi sevmeyi insani değerleri gösterebilmeyi  toplum olmanın hasletlerini uygulama şansı nı verdiği için sorunlu öğrencilerinize teşekkür borçlu olduğunuzu da unutmamasınız değil mi.Bunu bilmek beni o rahatsız edici belirsiz cümlenin yan etkilerinden koruyor.Biz eğitimçiler pisikolojik sorunları ve sosyolojik uyumları ne olursa olsun ayrımcılık yapmadan eğtim yapacağımıza yemin etmiş insanlarız bizler öğrencimizi küçümsersek başkalarına ne diyebiliriz?

 saygılarımla