15-04-2010 |

Eşcinsellik Hastalık mıdır?

Squonk avcıları

Son zamanlarda yine bir tartışma alevlendi. Aynı toplumun içinde yaşayan insanların önemli bir kısmı kendi nörolojik aktivitelerinin izin verdiği biçimde karşı cinsle ilişki kurarken, kendi cinsiyle ilişki içinde olanların hasta, hatta sapkın olduklarını öne sürdüler.

Genel adıyla eşcinsel olarak tanımlanan ve yanlış biçimde aynı kefenin içine konulan ve daha çok erkekleri içine alan karşı cinsten hoşlanma yı belirten travestiler, transseksüeller ve biseksüeller gerçekten hasta mı?

Yıllardır okul öncesinde çalışanlar bilirler ki 2 yaş altı ay dolaylarında çocuklarda bir şeyler olmaya başlar. Kızlar daha kız, erkekler daha erkek olur. Dört yaş civarlarında ise, neredeyse bir küçük ergen olurlar. Ama kimi çocuklarda bu değişiklik başka olur.

Gelişimin 18 ay dolaylarında laterelleşme denilen sağ ve sol el kullanımı belirmeye başlar. Ancak kimi nörolojik farklılıklarda ve aktive yapılarında çocukların kiminde sağ ve sol belirmez. Aynı biçimde büyük hareketleri dolayısıyla konuşmayı ve onu güdüleyen el hareketleri gibi küçük hareketleri belirleyen hareki yapıda biçimlenmeler oluşur. Bir başka deyişle, Freud’un anal evre ve fallik evre olarak tanımladığı evreler içinde hareket yapısına bağlı olarak sağ ve sol belirlenmeye başladığı gibi ön ve arka diyebileceğimiz bir hareket sistemi kurulur. İleri düzey hiperaktivitelerde hareket koordinasyonu bozukluklarının yol açtığı gelişim geriliklerine ve yaygın adıyla otizmde oyuncak arabaları tekerleri yukarıda olacak biçimde sürme geri geri yürümelere rastlanır.

Patolojinin belirgin olmadığı hiperaktivitede ise kimi zaman anal zevkler fallik zevklere baskın gelir. Anal gelişim her zaman önden gelir büyük tuvalet eğitimi de böyledir küçük tuvalet eğtimi ile arasında en az altı ay vardır. .Anal gelişim gecikmeleri çoğunlukla büyük motor hareket sistemine bağlıdır aynı zamanda önemli bir duygusal regresyonu geri çekilmeyi içerir.Dolayısıyla duygusal bir redetme ile de anal evrede kalmak olasıdır. Böylesi durumlarda hiperaktivitesi yoğun olan söz tekrarları ekolaliler yapan, dürtüsel davranan çocuk kalem, çekiç sapı gibi elindeki nesnelerle anal mastürbasyon yapmaya başlayabilir. Normalde aile ilgisizliğinin, çocuğun uygun psikolojik ortamlarda bulunmamasının anne baba ayrılıklarının görüldüğü cinsel organla oynama gibi bir tepki verme kimi çocukta anal olarak kendisini belli eder.

Mastürbasyonun kendi icinsel organı ile olanında, ailenin çocuğa olan ilgisine dikkat çekilip yemek ve uyku gibi ruh sağlığının tüm belirteçlerine dikkat çekilir Anal mastürbasyonda ise, artık hareket sistemini artırmak gerekir. Kullanılacak ilaçlar durumu artırmayacak, azaltabilecek, ancak yok etmeyecektir.kız çocuklarında anal mastürbasyon görülmesi olayı nadirdir,karşı cins giysileri ni giyme de doğal karşılanır bu nedenle eşcinselliğin gerçekten sapkınlık sayılması daha çok erkeklerin başına gelir çünkü hanımlarda devleti ilgilendiren pek de sorun yoktur

Sonuçta  karşımızda solak bir insan gibi, nörolojik bir farklılık vardır.Tıpkı yakın zamanlarda hastalık olmaktan çıkmış renk körlüğü, çoğunluğun sağ kullanmasına karşın kimilerinin sol kullanması gibi bir farklılık oluşmuştur

Çok daha özel bir durum olan Hermafrodi de ise ; (çift cinsiyet) çocuk daha çok erkek olduğu halde aile bir erkekte böylesi bir organın aşağılayıcı olduğunu düşünerek kendine yediremeyip, çocuğu kız olarak tanımlar sonra da psikolog psikiyatr bırakmaz dolaşır.Hermafroditlerin daha çok kadın yönünde sayılmaların ana nedeni ülkemiz koşullarında gelişmemiş yörelerdeki başlık parasıdır. Kimi çocuklarda anal bir ilgi olmamakla birlikte, karşı cinsin giysilerine ilgi belirir. Okul öncesinde 20 yılını geçiren her eğitimcinin en az dört farklı cinsel yönelime tanıklık ettiğini söylemek olasıdır.

Karşı cinsin giysisini giyen her çocuk elbette eşcinsel olacak demek değildir. Böylesi durumlarda baskı yapmak ise asla doğru değildir. Nörolojik temelli bir farklılık vardır.

Eşcinselliği hastalık olarak ele almak ne kadar doğrudur

Bilindiği gibi ülkemizde eşcinseller ya da Osmanlıda söylendiği gibi hiz olanlar(Murat Bardakçı Osmanlıda Seks) yani pasif eşcinseller askere alınmamaktadır. Bunu kanıtlamaları için de ilişki içinde olduklarını kendi yüzlerini belirleyecek biçimde bir fotoğraf istenmektedir. Yani bir yanıyla eşcinselliğin hastalık olduğunu söyleyen bakan devlet diliyle haklıdır. Devlet sistemleri ile gencin fotoğrafını alıp fişledikten sonra kurul raporu ile kişilik bozukluğu ya da çeşitli tanılarla yüzde 45 çalışamaz raporu ile çürüğe ayırırlar. Böylece, eşcinsel, eğer annesi babası SGK (sosyal güvenlik sistemi) içinde ise, ileri yıllarda malul çocuk olarak maaş da alabilecektir. Eğer eşcinsellik hastalık değilse, askere gidecektir, malul olmayacaktır. Böyle bakınca, her eşcinselin toplumdan tecrit edilmesi için önemli oranlarda paralar harcanmaktadır. Ailesi SGK’lı olmayan eşcinseller ise, bir şekilde yasa dışı yollara, hatta seks işçiliğine bulaşmaktan başka bir yol bulamayacaktır.Tabii tüm bunlar yalnız erkek eşcinseller içindir devletin ve toplumun  kadın eşcinsellerle doğurgan olduğu sürece pek işi olmaz kadınların haklarından yararlanırlar.Kadın travestiliği yani erkek gibi giyinme ise çok kez yadsınmaz.

Mercimek Ahmed’in Bahnamesi’nde (kabusname; cinsel bilgileri içeren cinsel bilgi kitabı) Fatih Sultan Mehmet'e “Yazın kadınlarla cima ediniz, çünkü kadın vücudu soğuktur. Kışın erkeklerle cima ediniz” gibi bir önermenin yapıldığı bir ülkenin cinsel tarihinde olmasına karşın, eşcinselleri tecrit etmeye çalışan bakanlığın anne ve çocuktan sorumlu olması üzücüdür.

“Ne yapılmalı?”ya gelince;

Bu çağrışımla, görünümleri ve varoluşlarından dolayı erkek toplumumuzda acı çeken eşcinsellerimize uygun bir öykü anlatalım size. Jorge Luis Borges bu öyküyü bizle eşit anlamlı anlatmıyor. Düşsel varlıklar kitabında görünümünden ve varoluşundan utanan Squonk varlığının öyküsüdür bu. Bu düşsel canlılar her yok edilmeye çalışıldığında ya da insanlar arasına çıkartılmak istendiğinde bir damla gözyaşı bırakarak yok olurlarmış. Borges şöyle anlatıyor:

"Squonk'un yayılma alanı çok sınırlıdır. Pensilvanya’da oturanlar dışında, bu antika hayvanın adını işiten pek azdır. Squonk çok çekingendir, akşam karanlığında gezintiye çıkar..." dedikten sonra şöyle sürdürüyor öyküsünü:

"Squonk avcıları, özellikle ayaz geçen mehtap gecelerde başarılıdırlar. Böyle havalarda gözyaşları usulca dökülür ve hayvan gezinmekten hoşlanmaz; o zaman, karanlık baldıran ağaçlarının dalları altında ağlarken görülebilir. Eski Pensilvanya'da oturan ve şimdi Minnesota, Saint Anthony parkta yaşayan Bay S.P. Wentling'in başından Mont Alto yakınlarında bir squonk'la ilgili can sıkıcı bir olay geçmiştir. Squonk taklidi yapıp kandırarak hayvanın bir çuval içine atlamasını sağlar; sonra, çuvalı sırtlayıp evin yolunu tutar, birden yükü hafifler ve ağlama kesilir. Wentling çuvalı indirip bakar. Çuvalda sadece su ve gözyaşı vardır (J.L. Borges Düşsel Varlıklar kitabı, Mitos Yayınları).”

Tüm bu gözyaşı ve sulardan sonra Anadolu’muza ait bir gözyaşı şişesi edinmeyelim tabii. Eşcinsel kişilikte yetişkinlere toplumda yer verelim, iş verelim, saygı gösterelim. Ve ey öğretmenlerimiz eğitim yöneticilerimiz, çocuklarımızı kendi cinsinden yapalım da çuvala koyalım derken, Bay Wentling'in öyküsünü unutmayalım.(cinselname S.B.)

Sarp Bengü

 P.D.R.

Kaynaklar:

Murat Bardakçı Osmanlıda Seks Gür Yayınevi

Yetişkinler İmparatorluğu S.B Era ve Gendaş 1994, 2000

Çocukta ve gençte cinsel eğitim.SB Esin yayınevi 2000

Cinselname; Çocukta ve Gençte cinsel eğitim S.B Era yayınevi.1996

www.blogcu.com/sorrahatla

Fotoğraflar

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmadı
Üyelik Gerekli

Yorum yapanları görebilmek ve yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen